‘LGS son değil, üzülmeyin’
www.hurriyet.com.tr 27.06.2018
Yaklaşık 1 milyon öğrenci, LGS sonuçlarını öğrendi. Kimisi mutlu oldu, kimisi hayal kırıklığına uğradı. Uzmanlar, LGS’nin bir son olmadığını vurgulayarak, mutsuz olan öğrencilerin bu süreci atlatmasında ailelere önemli görevler düştüğünü söylüyor. Rehberlik Koordinatörü Cihan Yeşilyurt, öğrencilere ve ailelere bu konuda bazı tavsiyelerde bulunuyor.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) yaklaşık 1 milyon öğrencinin heyecanla beklediği Liselere Geçiş Sınavı (LGS) sonuçlarını açıklamasının ardından adayların çoğu hayal kırıklığı yaşadı. Ancak uzmanlar, öğrencilere LGS’nin bir son değil başlangıç olduğunu hatırlatıyor. Ailelere ise, bu süreçte çocuklarının yanında olmasını öneriyor. Fen Bilimleri Eğitim Kurumları Rehberlik Koordinatörü Cihan Yeşilyurt’un ailelere ve öğrencilere önerileri şöyle:
ÇOCUKLARIN ÖZGÜVENLERİ OLUMSUZ ETKİLENDİ
LGS sonuçları tıpkı sınavın soruları gibi öğrencileri ve ailelerini hayal kırıklığına uğrattı. Bütün bir yıl boyunca ders çalışan daha ergenliğe yeni girmiş çocuklar; sorularla karşılaştıklarında ister istemez sisteme karşı da güvensizlik yaşadılar. 13-14 yaşındaki gençlerin yaşadığı bu güvensizlik ve hayal kırıklığı özgüvenlerini de olumsuz etkiledi, geleceğe dair umutlarını da yıktı. Kendilerini hiçbir şeyi başaramayan, işe yaramaz kişiler olarak algıladılar. Ancak LGS’nin bir son değil, başlangıç olduğunu bilmeliler.
ONLARI BAŞKALARIYLA KIYASLAMAYIN
Çocuklarının yaşadıkları bu duygularla baş edebilmeleri için anne-babalara çok büyük görev düşüyor. İlk olarak çocuklarını koşulsuz sevdiklerini göstermeliler. Çocuklarına başarılı olduklarında nasıl davranıyorlarsa, başarısız olduklarında da aynı şekilde davranmalılar. Yine çocuklarını kesinlikle arkadaşları ya da akrabalarının sonuçlarıyla kıyaslamamalılar.
ÖNLERİNDE UZUN BİR YOL OLDUĞUNU ANLATIN
Anne-babalar çocuklarına önlerinde uzun bir yol olduğunu, LGS’nin bir son değil başlangıç olduğunu, 4 ya da 5 yıl sonra üniversite sınavına gireceğini ve ona hazırlanabileceğini söylemeliler. Unutmayalım ki, geçmişi değiştiremeyiz ama geleceğe yön verebiliriz.